Günümüzde özellikle bayanlarında maddi özgürlüklerinin elinde olmasıyla boşanmalar sıklıkla meydana gelmektedir. "Yapılan araştırmalara göre boşanmaların %40’ının evliliğin ilk 5 yılında, %21,5′ inin ise 6-10 yıllık dönemlerde gerçekleştiği aktarılmıştır. “Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 2014 yılında boşanma oranları bir önceki yıla göre % 1,6 oranında artmış ve 2014 yılında Ülke genelinde 125 bin 305 boşanma gerçekleşmiştir. " Ne yazık ki, çocuklar bu hikâyeden en çok etkilenen masum kahramanlar olmaktadırlar. Çocuğun yaşı, cinsiyeti, ailenin tutumu ve çevresel faktörler bu süreçte çocuğun gelişimini olumsuz etkileyebiliyor.
Peki, boşanma sürecine çocukları nasıl dâhil etmeliyiz. Boşanma kararı çocuğa ne çok erken ne çok geç bir zamanda söylenmelidir, unutulmamalıdır ki onunda yeni fikre, uyuma adapta olabilmesi için zamana ihtiyacı olacaktır. Bu ayrılıkta sadece karı, koca ilişkisinin bittiğini ancak anne ve baba rollerinin her zaman devam edeceği çocuğun yaşına uygun şekilde somut ifadelerle anlatılmalıdır ayrıca çocuğa yeni düzeni ve yaşamı hakkında bilgiler verilmelidir. Çocukların soruları yanıtlanmalı ve ten teması sağlanmalıdır. Bazı uzman görüşlerine göre, ayrılma kararı kardeşlere aynı anda söylenmelidir. Eğer büyük çocuklar için daha fazla açıklama gerekirse onlarla sonrasında daha ayrıntılı konuşulabilir. Durum açıklanırken kardeşlerin bir arada bulunması birbirlerinden güven ve destek almalarını sağlayabilir. Bu konuşmalarda anne ve babalar birlikte hareket edip tutarlı davranmalıdır. Çocuklar ayrılık kararını duyduklarında çoğu zaman kendilerini suçlama eğilimi içinde olurlar. ‘kardeşimle kavga etmeseydik ayrılmayacaklardı’ gibi. Bu dönemlerde çocuklar kendilerini dünyanın merkezine koyarlar ve kötü şeyler olduğunda kendisinin davranışı yüzünden olduğuna inanırlar. Mutlaka boşanmanın onun suçu olmadığı açıkça anlatılmalıdır. Çocuk yeni ortamında da hem anneden hem babadan gereken ilgi ve desteği görmeye devam etmelidir bu onun gelişimi açısından önem taşımaktadır ancak çocuk zor dönemden geçiyor diye eski düzeninden farklı olarak şımartılmamalıdır.
Boşanma, çocuklarda çeşitli psikolojik ve davranışsal problemlere neden olabilir. Korkular, üzüntüler, öfke nöbetleri, suçluluk duygusu, yalnızlık hissi, okul problemleri, uyku bozuklukları, gerileme, yeme bozuklukları ve çeşitli fiziksel sorunlar meydana gelebilir. Çocukları bu süreçte yalnız bırakmamak ve gelişimlerini takip etmek önemlidir. Eğer evebeynlerin başa çıkmakta zorlandığı bir durum olursa psikolojik destek almaları yararlı olur.
Unutulmamalıdır ki mutsuz, sağlıksız bir aile ortamı içinde yetişen çocuk, boşanmış ailelerin çocuklarından daha fazla psikolojik ve gelişimsel bozukluklar gösterebilir. Boşanmanın, çocukların gelişimleri ve davranışları üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirebilmek için evebeynlerin bilinçli olmaları çocuk gelişimi açısından sağlıklı olacaktır.
İZMİR TERAPİ VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK MERKEZİ