Soma kelime anlamı itibariyle beden demektir. Somatizasyon ise kişiye huzursuzluk veren ve onu rahatsız eden sıkıntılarının bedeninde yansımalarının görülmesidir. Kişinin zihninde gelişen birtakım düşüncelerin bedenselleşmeye başlamasıyla birlikte kişinin günlük yaşamdaki işlevselliğini olumsuz yönde etkilemesi somatoform bozukluğun varlığına işaret etmektedir. Somatoform bozukluk, kişide herhangi bir fiziksel patoloji izlerine rastlanılmamakla birlikte kişinin fiziksel semptomlarını ve şikayetlerini içeren psikolojik bir bozukluktur.
Kişinin yakındığı fiziksel semptomlar arasında; baş ağrısı, karın ağrısı, bel-sırt ağrıları, ellerde titreme, gözlerde kararma, yorgunluk, bağırsakla ilgili sorunlar (kabızlık, ishal), mide sorunları (gastrit, ülser), deri hastalıkları, cinsel işlev bozuklukları yer alabilmektedir. Kişinin psikolojik olarak baş edemediği durumlarda sınav kaygısı ya da çiftler arasındaki problemler yer alabilmektedir. Vücuttaki bu fizyolojik tepkiler genellikle bilinçdışından kaynaklanabilmektedir. Kişide birden fazla somatik semptom görülebileceği gibi bazen de tek ciddi semptom vardır. Örneğin; sınav öncesinde yaşanan karın ağrısının kronikleşmesi gibi. Danışan, yaşadığı semptomların varlığıyla sağlığı üzerinde yüksek düzeyde endişe duyar ve bu semptomların üzerinde hiçbir kontrolü yoktur.
Kişinin her türlü fizyolojik belirtisinde öncelikle ilgili uzman hekime gitmesi ve herhangi bir tıbbi veya organik bir problem bulunulmadığı tespit edildikten sonra psikolojik kaynakları araştırması önerilmektedir.
Somatoform Bozuklukta;
1.Hipokondriyazis
2.Konversiyon Bozukluğu / Dönüştürme Bozukluğu
3.Yapay Bozukluk
4.Munchausen Sendromu
Hipokondriyazis, halk arasında hastalık hastalığı olarak da bilinmektedir. Kişinin, ciddi bir hastalığa sahip olma veya geliştirme konusunda yüksek inanç ve endişeleri vardır. Genellikle somatik semptom yoktur ya da hafif semptomlar vardır. Kişi, vücudunda hastalık belirtileri olup olmadığını defalarca kontrol eder.
Örneğin; normalden biraz artmış kalp ritmi kişiye “kardiyovasküler hastalığının” olduğunu düşündürtebilir. Ya da, kişi üşüttüğü için öksürüyor olmasını “Akciğer Kanserim var!” gibi düşünebilmekte ve yüksek endişe duyabilmektedir.
Konversiyon bozukluğu, kişinin yaşadığı iç çatışmaları, gerginliği ya da sıkıntıyı hastalığa dönüştürmesidir. Bu bozukluk her ne kadar nörolojik bir bozukluk olarak görünse de nörolojik bir altyapısı olmayıp genellikle kişinin psikolojisinden kaynaklanmaktadır. Kişi, duyu kaybı (görememe, duyamama vs.) ya da motor bozukluklarında işlev kaybı (yürüyememe) yaşayabilmektedir. Örneğin; kişi geçirdiği sıkıntılı bir dönemde bir anda görmemeye başlayabilir. Burada, kişi fiziksel olarak görmekte fakat beyin algısal olarak onu korumaktadır.
Yapay Bozukluk, kişinin fiziksel ya da psikolojik belirtilerini bilinçli olarak kendisinin ortaya çıkarmasıdır. Kişi semptomları bilinçli bir şekilde ortaya çıkarır fakat bunu neden yaptığını bilmez. Motivasyonu bilinçdışından kaynaklanmaktadır. Kişinin dışarıdan elde ettiği maddi ya da manevi bir kazancı vardır. Örneğin; sigortadan para almak, askere gitmek veya okula gitmek gibi bir sorumluluktan kaçmak için kendini hasta edebilir.
Kişinin çevresinden ilgi görebilmek için kendini sürekli hasta etmesidir. Kişi kendine zarar verici davranışlarda bulunur. Örneğin; elini kesebilir, bir kutu dolusu ilacı içebilir, kolunu kırabilir. Munchausen by Proxy ise çocuklarda yer alan ismidir. Özellikle çocuklarının sürekli hasta olduğuna inanan ve bunun için doktor doktor dolaşan ebeveynler için kullanılan bir sendromdur. Bazen ebeveynlerin çocuklarını öldürmesi ile sonuçlanabilir.
Psikojenik kaynaklı bir fiziksel semptomsa öncelikle ruh sağlığı uzmanına gidilmeli ve kişilik örüntüleri veya diğer eşlik eden duygu durum problemleri incelenmelidir. Semptomların psikolojik olduğu anlaşıldığı takdirde kişinin psikoterapi alması sıkıntılarıyla baş etmesinde yardımcı olacaktır. Somatoform bozuklukların psikoterapisinde bilişsel davranışçı terapinin yanı sıra özellikle EMDR terapisinde önemli sonuçlar alındığı bilinmektedir. EMDR terapisinde fiziksel semptomların tetiklediği duygu, düşünce ve anılar ele alınabilmektedir. Böylece, sadece fiziksel semptom gibi gözüken birçok davranış ya da biyolojik probleme eşlik eden negatif düşünce ve duygu ağlarına EMDR terapisiyle ulaşılabilmektedir.
EMDR terapisi, göz hareketleri ile çalışılabildiği gibi Merkezi’mizde EMDR aletiyle duyarsızlaştırma esas alınarak belli bir süreç dahilinde çalışılmaktadır. Danışanlar, somatoform bozuklukların psikoterapisinde EMDR ile önemli bir yol kat etmekte ve danışanlar tarafından olumlu geri bildirimler alınmaktadır.
M.Berk Karaoğlu
Uzman Klinik Psikolog- Aile Danışmanı